ÖMÜR ÇELİKDÖNMEZ : Abdullah Gül’ün Londra politikaları ile uyumlu kabine hayırlı olsun !!!!
05-06-2023
Cumhurbaşkanı Erdoğan önce geçici TBMM Başkanı Devlet Bahçeli’nin elinden mazbatasını aldı, sonra da Meclis’te yemin etti. Erdoğan, yemin töreninin ardından Anıtkabir’i ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra atlı birlikler eşliğinde Beştepe’ye geçti; Erdoğan’ın süvari birliğiyle Külliye’ye girişi sırasında 101 pare top atışı yapıldı ve burada "Göreve Başlama Töreni" yapıldı.
Erdoğan’ın "Göreve Başlama Töreni"nde, 21 devlet başkanı ve 13 başbakanın yanı sıra çok sayıda bakan ile aralarında NATO, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Türk Devletleri Teşkilatı’nın da olduğu uluslararası kuruluşların temsilcileri hazır bulundular.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev, Katar Emiri Al Sani, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Somali, Cezayir ve Balkan ülkelerinin devlet başkanları törene katılan liderler arasındaydı.
Çankaya Köşkü’ndeki yemekli resepsiyonun ardından kameraların karşısına geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski kabine üyelerine teşekkür etti, "Türkiye Yüzyılı hedeflerimize ulaşmak için birlikte yol yürüyeceğimiz arkadaşlarımızı açıklıyorum" sözleriyle, yeni kabine üyelerini açıkladı.
Kabinede Abdullah Gül damgası!..
Üçüncü defa cumhurbaşkanı seçilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın göreve başlama töreninde 11’inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de yer aldı.
Erdoğan, törene katılan Abdullah Gül’e “Halef-selef olduğumuz Abdullah Gül Bey’e teşekkür ederim” diyerek teşekkür etti. Gül, 2007–2014 yılları arasında 11. Cumhurbaşkanı olarak görev yapmıştı.
Abdullah Gül’ün törene katılması, yeni hükümette yer alan bazı isimlerin kendi kadrosundan olması. Birileri çıkıp eski Cumhurbaşkanı Gül’ün İngiliz politikaları ile uyumlu yeni kabineye kayyum atandığını söylerse şaşırır mısınız?
Cumhurbaşkanı Yardımcılığı’na atanan Cevdet Yılmaz ile Mehmet Şimşek’in birbirlerine yakın isimler olduğu biliniyor. Yeni Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki de Kayserili ve Abdullah Gül’ün ekibinden.
Önceki dönemlerde Binali Yıldırım tarafından 24 Mayıs 2016 tarihinde kurulan 65. Türkiye Hükûmeti’nde Çevre ve Şehircilik Bakanı olarak yer almıştı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Yerel Yönetimler Başkanı gibi parti içi görevleri vardı, bakanlık yapmıştı. Yeni Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki, 2018’deki imar affını şu sözleriyle savunmuştu: "Doğru adımı attık, sorun olmaz!"
Kayseri’ye bir bakanlık verilmesinin İngilizlerin Kayseri’ye özel ilgisinin bir göstergesi olduğunu düşünenler varsa haklı oldukları söylenebilir.
Kabinenin en önemli görünmeyen mimarı ise City of London’u temsilen Lord Mayor. Kendisi uzun yıllardır Birleşik Krallık ve Türkiye ilişkilerinin geliştirilmesinden sorumlu.
İsrail’in istemediği MİT Başkanı Dışişleri Bakanı olursa!..
Erdoğan’ın “sır küpü ve kara kutusu” Fidan’ı; Libya’dan Suriye’ye, Ukrayna’dan Kafkaslara tüm bölgesel süreçlerde MİT’i etkin rol oynayan bir kuruma dönüştürmesinin ödülü olarak Türk diplomasisinin başına getirdiği söylenebilir.
2010’da MİT Başkanlığı’na getirilen; PKK ile çözüm süreci, 15 Temmuz darbe girişimi gibi birçok süreçte kapalı kapılar ardında bu görevi sürdüren Fidan’ı yeni görevinde yerli ve yabancı diplomat, istihbaratçı ve gazetecilerin ilgiyle izleyeceklerine şüphe yok.
Hakan Fidan, uzun görev süresi boyunca 15 Temmuz darbe girişimi başta olmak üzere birçok tartışmalı sürecin içinde yer aldı. Ama kendisine dönük ilk tepki yurt içinden değil yurt dışından geldi.
Dönemin İsrail Başbakanı Ehud Barak, Fidan’ın Türk istihbaratının başına gelmesinin kaygı verici bir gelişme olduğunu söylemişti.
Önce kapalı bir toplantıda daha sonra açıkça bu rahatsızlığını dile getiren Barak, Fidan’ın 2008–2009 yılları arasında Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nda “şerpa” olarak görev yaptığı yıllarda İran yanlısı bir tavır aldığını iddia etmişti.
Bir şey aklıma geldi. İngilizler, Ortadoğu’yu yeniden dizayn ediyor. İsrail’i yalnızlaştırma stratejisini uyguluyorlar. Amerikalı diplomatlar, istihbarat ve Ordu bürokrasisi var gücüyle İsrailli yetkilileri Rusya’nın Hizbullah’a desteği hususunda kışkırtıyor.
İsrail, Ukrayna’da Rusya’nın canını yakarsa, Kremlin de Tahran, Şam ve Beyrut aracılığı ile İsrail’in nasırına basmaktan çekinmeyecek. Ukrayna kısmı hariç bu noktada Rusya ve İngiltere’nin İsrail politikası örtüşüyor. Hakan Fidan da şimdi bu süreçte Dışişleri Bakanı.
Sahi Millî İstihbarat Başkanlığı’na kim getirilecek?
Kamuoyuna bakılırsa en büyük olasılık, hâlen Cumhurbaşkanlığı Sözcülüğü görevinde bulunan Prof. Dr. İbrâhim Kalın‘ın atanması. Daha önce de Kalın’ın MİT Başkanlığını istediği medyada haberleştirilmişti.
Bir başka isim de eski Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç.
Ama MİT’e yakından kaynaklar, MİT Başkan Yardımcılarından Sabahattin Asal‘ın Başkanlık görevine tüm teşkilatın sıcak baktığını ve Hakan Fidan öncesi MİT Müsteşarlarının da onu istediklerini söylüyor.
MİT Stratejik İstihbarat Başkan Yardımcılığı görevinde bulunan Asal, MİT içindeki Çerkez ekipten. 15 Temmuz darbe girişimi sonrası 24 Haziran 2016’da yayınlanan bir haberde, Fidan’a atıfla, “MİT’ten ayrılmak istediğini Erdoğan’a iletti… Sabahattin Asal ve Levent Göktaş grubu hareketli” denilmişti.
Ali Yerlikaya…
1968 Konya’nın Ereğli ilçesinin Yassıkaya köyünde doğan Yerlikaya, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tensipleriyle yeni İçişleri Bakanı olarak atandı. Yerlikaya; Sağlık Camiasına oldukça yakın bir isim.
–İçişleri Bakanı Yerlikaya, AFAD’da afet yönetimi toplantısına katıldı–
2004 yılında da Sağlık Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü görevine atanan Ali Yerlikaya, Sağlık Bakanlığı Personel Genel Müdürü olduğu 2004 yılında da yine çok tartışılan bir tadilata imza atmıştı. Yerlikaya, Personel Genel Müdürü olduktan kısa bir süre sonra, yedi katlı genel müdürlük binasının üçüncü katındaki makam odasını yeniletme çalışmalarına başlamıştı.
09.02.2004 tarihinde Sağlık Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü görevine atanarak 3 yıl Sağlık Bakanlığında önemli bir görevi yürüten Yerlikaya daha sonra Şırnak Valisi olmuştu.
Makam odasına banyo yaptırmıştı!..
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Sağlık Bakanlığı Personel Genel Müdürü olduğu 2004 yılında da yine çok tartışılan bir tadilata imza atmıştı. Yerlikaya, Personel Genel Müdürü olduktan kısa bir süre sonra, yedi katlı genel müdürlük binasının üçüncü katındaki makam odasını yeniletme çalışmalarına başlamıştı.
Yerlikaya’nın isteğiyle yenilen makam katında 30 kişilik özel bir toplantı salonu, danışmanları için düzenlenmiş bir oda, ziyaretçilerin kabul edildiği bir odanın yanı sıra dinlenme ve özel çalışma odası yapılmıştır. Çalışma odasının bir bölümünü ise banyo olarak düzenlettiren Yerlikaya, “duş kabini” yaptırmayı da unutmamıştı. Yerlikaya, makam katının yenilenmesine, daha önceki “çalışma ortamının sağlıksız olmasını” gerekçe göstermişti.
Danıştay Birinci Dairesi, bürokratlarına soruşturma açılması için izin vermeyen Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın kararını oybirliğiyle kaldırmış, Bakanlık Personel Genel Müdürü Ali Yerlikaya ise ‘personelin görev yapmasını engellemek için baskı ve tehditte bulunmak’ suçundan soruşturulmasına karar vermişti.
Yerlikaya, 2015 ile 2018 yılları arasında da Gaziantep Valiliği görevinde bulundu. Bir dönem IŞİD’in örgütlenme merkezi haline gelen ve katliam planlarının merkez üssü olan Antep’te görev yapan Yerlikaya, yaşananlar nedeniyle eleştirilerin odağındaydı. Yerlikaya, IŞİD’in gerçekleştirdiği 5 Haziran 2015 Diyarbakır, 20 Temmuz Suruç, 10 Ekim Ankara Tren Garı ve 20 Ağustos 2016 tarihli Antep düğün patlaması döneminde Antep Valisiydi.
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Nur cemaati lideri Hüsnü Bayramoğlu’nun 20 Nisan’daki cenazesine katılırken, 23 Nisan törenine koronavirüs tedbirleri gerekçesi ile katılmadığı Sosyal medyada eleştirilmişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni kabinede milletvekili seçilen hiçbir isme yer vermedi. Bunun en önemli nedeni ise 14 Mayıs seçimlerinde AK Parti’nin Meclis’teki sandalye sayısının 263’e gerilemesi ve komisyonlardaki temsil oranının MHP desteği olmadan kritik hale gelmesi.
Tortumlu Yusuf Tekin…
1980 sonrası Millî Görüş çizgisinde faaliyet gösteren Milli Gençlik Vakfı’na bağlı yurt ve evlerde kalan üniversite öğrencilerinden biri olduğu söyleniyordu.
–Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nin yeni Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin–
Ankara’da Siyasal Bilgiler Fakültesinde öğrenci iken Bir dönem MGV müştemilatlarında kalmıştı. Daha sonra Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarlığı döneminde Milli Gençlik Vakfı etrafında kümelenmiş gençlerin kurduğu Cihannüma Derneği’nin toplantılarına katılmış, konuşmalar yapmıştı.
***
Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com
Seçilmiş Kaynakça
LİNK https://www.bbc.com/turkce/articles/ck7dr8x17p2o
LİNK https://romanyahaber.com/2018/01/10/mitin-kirli-eli-sebahattin-asal/
LİNK https://www5.tbmm.gov.tr//develop/owa/genel_kurul.cl_getir?pEid=65563
LİNK https://www.paraanaliz.com/2023/politika/torende-abdullah-gul-surprizi-g-54942/
LİNK https://www.dikgazete.com/yazi/rusya-israil-i-hizbullah-ile-terbiye-eder-mi-5679.html
LİNK https://medimagazin.com.tr/guncel/saglik-bakanligi-mustesarina-danistaydan-kotu-haber-2093
LİNK https://twitter.com/aykiricomtr/status/1385684330786213890?t=qDgVzZz0Ct_1hI7JIXzWFg&s=19
LİNK https://twitter.com/citylordmayor/status/1115268353717940229?t=esoU7ePlOAsPuMUFWlNjYA&s=19
Stratejik Güvenlik 